Bu Blogda Ara

28 Mayıs 2015 Perşembe

Seçim öncesi anketten geçilmiyor ortalık. Gayet bilimsel çalışıyor arkadaşlar  Kılı kırk yararak hazırlanan sorular ve şıklar,  fakat bir gerçeği es geçiyorlar.

Be de bir analiz yazayım, hem de hepimizin bildiği o farklı gözle. Öyle yüzdelerle değil En tabanından geldiğim toplumdan yarım asırlık gözlemimle:

Okumayan bir toplum olduğumuz bir gerçek, kalıbımı koyarım partilerin seçim bildirgelerini okuyan insan sayısı parmakların sayısı kadar az öyle yüzdeye vurmaya gerek yok , sorun çevrenize.
Örneğin mitingler: 3. dünya uygulaması çünkü 3. dünya ülkelerinde halk okumaz, buna bir de masal kültürümüzü ekleyelim. Masal dinleyen insanlar başkalarının hayalleri ile yaşarlar hadi biraz da o hayalleri bir tık genişletir diyelim. Masallar geri toplumların en gaz verici olgularıdır. Bir yalan hemen gerçeğe bürünüp başka yalanlar ile uzayabilir. popülasyon alt yapısı zayıf insanlar üzerinde çok etkilidir biliriz. Masala biraz da popülerite kattın mı tadından yenmez bu topraklarda, yeni tadlarıda yine başka bir masalcı getirir zaten.

Küçük bir ananaliz yapalım mı.
okumayan insan kendini eğitmez inanır. E zaten sistem de bunu çok iyi bilir. buraya kadar iyidir. Birşey var ki bilir fakat hesabını yapamaz sistem çünkü okumayan insanlar omurgasız olur. Gaz aldığı lidere gaz vererek inanır, tabi ki lider de arkasındaki gaz verdiği güruha. Günümüze uyarlayalım mı sanayi devriminden sonra oluşturulan tüketim toplumuna ve bu oluşumun üçüncü dünya ülkelerindeki yansımasına. işte burası vahim. Bıçak sırtı bir konuya geldik. çünkü 3. dünya ülkeleri insanları arada derededir. ilkel bulduğu toplumlardaki hars

Hiç yorum yok: